Mahmut Özer: İlkokuldaki okullaşma oranı yüzde 100’e geldi

Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer, bakanlıkta düzenlenen ‘Öğrenci/Öğretmen Destek Sistemi (ÖDS)’ tanıtım törenine katıldı.

Bakan Özer, burada yaptığı konuşmada Türkiye’deki okullaşma oranlarına değindi.

Bazı basın yayın organlarında ‘800 bine yakın kız çocuğunun eğitimle ilgili sıkıntıları var. Milli Eğitim Bakanlığı kız çocuklarının eğitimine engel olmaktan çıksın’ gibi kız çocuklarının okullaşma oranlarıyla ilgili spekülasyonlar gördüklerini söyledi.

“Okula gidemeyen kız çocuğu kalmamış”

DHA’nın haberine göre Özer, “Bu haberlerin hiçbirisinin veri karşılığı yok. Biz de verilerimizi güncelleyelim istedik. Bilgileri güncellerken, mevcut durumdan daha iyi durumda olduğumuzu gördük.

Mesela ben tüm konuşmalarımda ‘ortaöğretimdeki okullaşma oranları yüzde 44’ten yüzde 90’a çıktı’ diyordum. Gördük ki ortaöğretimdeki okullaşma oranı yüzde 95’in üzerine çıkmış. 2000’li yıllarda kız çocuklarının ortaöğretimdeki okullaşma oranı yüzde 39,02 idi. Bugün yüzde 94,66. Yani yüzde 95.

İlkokuldaki okullaşma oranı bugün yüzde 99,63. Yüzde 100’e gelmiş. Okula gidemeyen kız çocuğu kalmamış. Ortaokulda yüzde 99,44. Lisede yüzde 95,06″ dedi.

“Açık öğretimde, ortaokulda 142 bin 326 öğrenci kayıtlı”

“Açık öğretimde, ortaokulda 142 bin 326 öğrenci kayıtlı. Bu kayıtlar sürekli değişiyor ama garip bir şekilde 18 yaş altı ve üstü ayrımı yapılmamış. 18 yaş altı ortaokulda açık öğretimde okuyan kayıtlı öğrencilerin sayısı 7 bin 744.

Yani 134 bin 552 kişi 18 yaş üstü. Burada da bir problem yok. Açık lisedeki kayıtlı öğrenci sayısı 1 milyon 112 bin 765. Bunun 18 yaş altı sayısı 232 bin 152 öğrenci. Diğer yetişkin nüfusa hitap eden sayı ise 880 bin 613.

Açık lisedeki 18 yaş altı 232 bin 152 öğrencinin ne kadarı kız öğrenci diye baktım, sayı 111 bin 739. Şu anda eğitim çağı nüfusunda bulunup da örgün eğitime; açık ortaokul ve açık liseye ve mesleki eğitim merkezine kayıtlı olmayan öğrenci sayısı 250 binin altına düştü.


“Amacımız o yüzde 100’e ulaştırmak”

Bunların içerisinde kız çocukları da var, erkek çocukları da var. Demek ki hiçbir problem yok. Yeni dönemde Bakanlık olarak amacımız o yüzde 95,06’yı yüzde 100’e ulaştırmak.

Milli Eğitim Bakanlığı içerisinde de ayrı bir birim kurduk tek tek ulaşacağız. Liseye niye kayıtlı olmadığıyla ilgili kendileri ile irtibat kuracağız ve kendisine en uygun seçenek hangisiyse örgün eğitim mi, açık öğretim mi, mesleki eğitim mi kendisine bu konuda bilgi verip gerekli entegrasyonun sağlanmasına çaba sarf edeceğiz. Bizim derdimiz, son 20 yılın derdi bu ülkenin çocuklarının eğitimle buluşmasını sağlamak”

“Bu ay 20 milyon yardımcı kaynağı”

Bakan Özer, eğitime verdiği destek nedeniyle Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a minnettar olduklarını dile getirerek, “Bu yılki bütçemiz ek bütçeyle beraber 300 milyarı geçti. İnanılmaz rakamlara doğru çıkmaya başladı” dedi.

ÖDS ile eğitim sisteminin yeni bir evreye taşındığını vurgulayan Özer, “140 milyon yardımcı kaynağı çocuklarımıza ulaştırdık. 153 milyon ders kitabı gitti. Bu ay 20 milyon yardımcı kaynağı da öğrencilerimize yetiştireceğiz. Dolayısıyla 160 milyona ulaşacak.

Ders kitaplarından daha fazla yardımcı kaynağı öğrencilerimize ulaştırmış olacağız. Ayrıca 57 bin 108 okulun tamamına 4,5 milyar lira bütçe gönderdik. Kullanılan miktar 3 milyar lira. 1,5 milyar şu anda öğretmenlerimizin kullanması için bekliyor. Bakın ne güzel günlerdeyiz.

Normalde okul yöneticilerinin para istemesi lazım, dememiz lazım ki ‘Bütçemiz el vermiyor’. Biz diyoruz ki ‘Size kullandığınızdan daha fazlasını veriyoruz’. Yıl sonuna kadar bu paralar kullanıldığı zaman okulların imkanları çok daha farklı noktalara gelecektir” diye konuştu.

“Sürekli daha iyi noktaya taşıyacağız”

Bakan Özer, ÖDS ile yardımcı kaynak olayını farklı bir noktaya taşıdıklarını belirtip, “Yardımcı kaynaklarda herkese aynı kaynağı gönderirken burada bireyselleştirilmiş bir kazanım ölçme ve bu kazanım eksiklerine göre telafi etme mekanizmasını ilk defa ortaya koymuş oluyoruz.

Öğretmenlerimiz de ilk kez hem okuldaki süreçleri hem destekleme yetiştirme kurslarındaki süreçleri hem LGS, YKS ile ilgili performans süreçlerini bizzat takip edebilme imkanına kavuşmuş oldu.

Öğretmenlerimiz artık öğrencilere internet ortamında ödev gönderme, ödevleri alma, değerlendirme, eksikliklere göre yardımcı mekanizmalar üretebilme imkanına kavuşmuş oldu.

İşte, bu mekanizmayla özellikle okullar arası başarı farkının azaltılması, okullardaki eğitimin niteliğinin artırılmasıyla ilgili eğitim sistemimizi yeni bir evreye taşımış olduk. Öğretmenlerimizden, öğrencilerimizden gelecek olan yeni beslemelerle sürekli bu sistemi evrimleştireceğiz. Sürekli daha iyi noktaya taşıyacağız” dedi.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir